OLYMPOS TELEFERİK VE PHASELİS ANTİK KENTİ

Olympos Teleferik

Üç günlüğüne çıktığımız bir Antalya tatilinde Kemer’de konaklayıp dönüş günümüzde de sabah erken yola çıkıp Kemer’e yakın olan Tahtalı Dağı ve Phaselis Antik Kenti’ni görme fırsatımız oldu.

İlk durağımız Olympos Teleferik… Yarım saatte bir gerçekleştirilen sefer saatlerine bu adresten ulaşmak mümkün.

Teleferik 2365 metre yüksekliğinde ve 4350 metre uzunluğunda. Biz Olympos-Beydağları Milli Parkı'nın içinden geçen bağlantı yolunun üzerinden Tahtalı Dağı’nın eteğinde yer alan alt istasyona araba ile gelip buradan teleferik ile dağ istasyonuna çıkıyoruz.  Araba ile gelmek istemeyenler için toplu taşıma ve transfer servisi de mevcut.  Teleferik için bilet fiyatları sezonluk olarak farklılık gösteriyor, gittiğimiz dönem kişi başı 60 TL idi. Teleferik 80 kişilik. Bir tarafı deniz diğer tarafı dağ manzaralı, yaklaşık 10 dakika süren bu yolculuk denizden gökyüzüne sloganının hakkını veriyor.




Dağ istasyonuna vardığımızda bizi Finike ve Side arasında kalan 360 derecelik panoramik manzara karşılıyor.  Seyir terasında manzaranın tadını çıkarıp bol bol fotoğraf çekiyoruz.  Dilerseniz manzaraya karşı bir şeyler yiyip içebileceğiniz bir kafe de var. Yamaç paraşütü gibi aktiviteler de düzenleniyor. 




Zirve yaz aylarında bile zaman zaman serin olabiliyormuş. Okuduğumuz yorumlarda yanımıza hırka vb. giyecek bir şeyler almamız önerilmişti, ancak biz gittiğimizde hava çok sıcaktı ve yanımıza hırka almamıza rağmen giyme ihtiyacı duymadık.  Bu gezi öncesinde hava durumuna göz atmak iyi olabilir, bulutlu havalarda manzara kısıtlı oluyor. Sitesinde yer alan web camden  günlük görüntüyü gitmeden kontrol edebilirsiniz. Fotoğraflarda da görüldüğü gibi biz gittiğimizde de biraz sis vardı.





Phaselis Antik Kenti

Olympos Teleferik’ten sonraki durağımız Phaselis Antik Kenti. Burası Kemer İlçesi’nin Tekirova Beldesi’nde yer alıyor. Giriş ücreti kişi başı 20 TL, müzekart geçerli, araba için ayrı bir ücret alınmıyor. Antik kentin içinde şemsiye ve şezlong yok ama büfe, duş, tuvalet ve soyunma odası var. 


Tiyatro

Phaselis şehri, üç limana sahip oluşu, konumu ve zengin orman bölgelerine yakınlığı nedeniyle MÖ 690'da Rodoslular tarafından tercih edilerek bir koloni olarak kurulmuş. Üç limanı ile kentin en önemli gelir kaynağı tahmin edilebileceği gibi deniz ticareti olmuş. Şehrin esas kalıntıları askeri limanla güney limanı birbirine bağlayan ana caddenin iki yanında bulunuyor. 125 m uzunlukta 20–25 m genişlikteki ana caddenin her iki yanında üçer basamakla çıkılan kaldırımlar yer alıyor. Cadde ortalarda bir meydan oluşturduktan sonra güney limanına ulaşıyor. Düzgün taşla döşenen bu caddenin altında kanalizasyon ve drenaj sistemi var. (Kaynak




Antik kente girdiğinizde sizi ormanın yeşilliği ve denizin muhteşem mavisi karşılıyor.  İnsan bir zamanlar bu antik kentte yaşayanların ne kadar şanslı olduklarını düşünmeden edemiyor. Böyle bir manzaraya uyanmak, böylesine temiz bir denizde yüzebilmek gerçekten büyük bir şans. Burası bizi gerçekten büyülüyor. Tarihin, yeşilin ve mavinin bir arada olduğu harika bir yer.


Şehir Surları

Hava o kadar sıcak ki antik kenti gezerken oldukça zorlanıyoruz. Buraya sonbahar ve ilkbahar aylarında gelmek çok daha güzel olabilir diye düşünüyoruz.  Yanımızda şemsiyemiz olmadığı için böylesine sıcak bir havada sahilde uzunca vakit geçirmemiz mümkün olmuyor. Büfeden bir şeyler alıp yiyoruz, fiyatlar yüksek, lezzet ortalama. Daha planlı bir şekilde gidildiğinde kendi yiyeceğinizi ve altında oturabileceğiniz şemsiyenizi götürmek daha mantıklı olabilir.  Hazırlıklı bir şekilde bir daha gelmek üzere ayrılıyoruz Phaselis’ten.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

VENEDİK

FLORANSA 2.GÜN

FLORANSA 1.GÜN