Kayıtlar

Mayıs, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

SİENA

Resim
Floransa'daki ikinci günümüzün yarısını Siena’ya ayırdık.  Tren ya da otobüsle Siena’ya ulaşmak mümkün. Daha önce bir blogda tren istasyonun şehir merkezine uzak olduğu bu sebeple tren istasyonunda indikten sonra otobüse binmek gerektiği yazıyordu. Bu sebeple, biz merkeze kadar giden otobüs ile seyahat etmeyi tercih ettik. Bilet kişi başı 7,8 €. Ancak otobüsler çok eski ve havasızdı. Aslında tren istasyonundan indikten sonra merkeze rahatlıkla gidilebiliyormuş. Bu yüzden trenle seyahat etmenizi tavsiye ederim. Siena- San Gimignano- Pisa gezilerini içeren turlarla bu üç yeri görmeyi tercih ederseniz kişi başı 90 €’ya tur satın alabilirsiniz. Biz Pisa’da Pisa Kulesi dışında görülmeye değer bir şey olmadığı için buraya zaman harcamak istemedik. Siena yarım günde görülecek bir şehir, istenirse aktarmalı tren veya otobüs ile Siena’dan sonra San Gimignano’ya da gidilebilir. Siena’ya vardığımızda otobüsten iner inmez Campo Meydanı’na (Piazza del Campo) yöneldik. Bu meydanda her

FLORANSA 2.GÜN

Resim
Siena'dan dönüşte Michelangelo Tepesi'ne çıkmak için tren istasyonunun arkasından 12 numaralı otobüse bindik. Otobüs bileti kişi başı 2 €.  Davud heykelinin bir replikası da Michelangelo Tepesi’nde bulunuyor. Tepenin manzarası yorumlarda bahsedildiği kadar güzel gerçekten de. Meydanın sonunda bulunan merdivenlere oturup Arno Nehri ve Vecchio Köprüsü’ne karşı gün batımını izlemek ve bolca fotoğraf çekmek Floransa’da mutlaka yapılması gerekenler arasında. Aslında tüm akşam burada geçirilebilir ama hava güneş battıktan sonra epey soğuduğu için biz yürüyerek tepeden inmeyi tercih ettik. Michelangelo Tepesi’nden manzara Bu akşamki yemek planımız turistlerden uzak lokal bir mekan olan Trattoria del Pennello’da. Mekanın sahibi her masayla tek tek ilgileniyor, belli ki müşterileri buranın müdavimi olan kişiler, tek turist biziz.  Garson Türk olduğumuzu hemen anladı.  Önce Bruschetta sipariş ettik. Bir porsiyonda 2 domatesli, 2 kuru fasulyeli Bruschetta yer alıyor. Ardın

FLORANSA 1.GÜN

Resim
Sabah erkenden tren ile Floransa’ya vardık, otelimiz tren istasyonuna yürüme mesafesinde. Eşyalarımızı otele bırakıp gezmeye başladık. Otelimizdeki görevli 5 binişlik ulaşım kartını 10 €’ya alabileceğimizi söylemişti ama biz sadece Michelangelo Tepesi’ne çıkarken otobüs kullanacağımız için bu kartı hiç sormadık. Söz konusu kartı 2 kişi kullanabiliyormuş. Diğer bir seçenek ise Firenze Card. 72 saat boyunca 72 müzeye ücretsiz giriş sağlayan bu kart 72 €, eğer 72 saatlik ücretsiz ve sınırsız ulaşım ve Firenze WiFi networkten de faydalanmak istiyorsanız 5 € daha vererek Firenze Card+ alabilirsiniz. Bizim sadece Uffizi Galerisini gezecek zamanımız olduğu için bu kartı almaya gerek görmedik. Önce Mercato Centrale uğradık, burada Toskana mutfağına ait pek çok yiyecek yer alıyor. Ekmeğinizi, peynirinizi ve istediğiniz diğer malzemeleri seçerek sandviç yaptırmanız da mümkün.  Daha sonra, San Lorenzo Meydanı’nda (Piazza San Lorenzo)  bulunan Floransa'nın ilk katedrali olan San Lore

ROMA 3. GÜN

Resim
Bugün son günümüz. Önceki iki gün bizi çok yorduğu için bugün biraz geç kalkıp odada kahvaltımızı ettikten sonra yürüyerek Termini yakınında bulunan Santa Maria Maggiore Bazilikası’na (Basilica di Santa Maria Maggiore) gittik, oldukça büyük ve ihtişamlı bir kilise. Ardından Cumhuriyet Meydanı’na (Piazza della Repubblica) yürüyüp bu meydanda yer alan Santa Maria degli Angeli Bazilikası’na (Basilica di Santa Maria degli Angeli) girdik. O kadar çok kilise gezdikten sonra her yer aynı görünmeye başlıyor ve farklılıkları algılamak zorlaşıyor. Basilica di Santa Maria degli Angeli Daha sonra metro ile Popolo Meydanı’na (Piazza del Popolo) gidip burdan Pincio Tepesi’nde yer alan Pincio Bahçeleri’ne (Pincio Gardens) çıktık. Güzel bir manzarası var, çok büyük bir park, önceki günün yorgunluğunu bu parkta atmaya karar verdik. Hava güneşli ve parkta zaman geçirmeye oldukça uygundu. Burada 6 €’ya 20 dakikalık sandal kiraladık. Bol bol fotoğraf çektik. Villa Borghese de yine bu

ROMA 2. GÜN

Resim
2. günümüzün yarım gününü Vatikan'a ayırdık. Vatikan yazıma buradan ulaşabilirsiniz. Vatikan’dan ayrılıp Kutsal Melek Kalesi (Castel Sant'Angelo) ve Sant'Angelo Köprüsü’ne (Ponte Sant'Angelo) doğru yürümeye başladık. Castel Sant'Angelo Sant'Angelo Köprüsü’nde kaleye doğru oturup biraz dinlendik. Kaleye çıkacak halimiz kalmamıştı. Ardından Campo dei Fiori’ye doğru ilerledik, Pantheon’a doğru ilerlerken kahve içmek için turistik olmayan İtalyanların ayaküstü kahve içtiği Barnum Cafe’ye oturduk, ortam güzel, wifi var, fiyatlar uygun. İyice dinlendikten sonra Pantheon’a girdik. Pantheon Buradan çıkıp Navona Meydanı’na (Piazza Navona) ilerledik. Peterland’den patates kızartması alıp meydanda bir köşeye oturup afiyetle yedik. Bu akşamki yemek planımız İspanyol Merdivenleri’nin yakınında yer alan meşhur makarnacı Pastificio’dan makarna yemek. Yaptığımız araştırmalarda öğlen ve akşam olmak üzere iki kere makarna servisi olduğu ya

VATİKAN

Resim
Roma'daki 2.günümüzün büyük bir kısmını Vatikan'a ayırdık.  Vatikan müzeleri ve Sistine Şapeli’ne (Sistine Chapel) giriş bileti 16 € ve internet rezervasyonu 4 €, yani kişi başı 20 €. Seyahat öncesi okuduğumuz yorumlarda Mart ayı gibi düşük sezonlarda sabah erken gidildiğinde bilet almak için uzun kuyruklar olmadığından bahsediliyordu. Bu yüzden internetten alıp kişi başı 4 € fazla verip vermemek arasında kararsız kaldık ama sıra bekleyerek zaman kaybetme ihtimalini göze alamayıp kişi başı 20 € ödeyerek biletimizi bu adresten  aldık. Müze girişine vardığımızda çok doğru bir karar vermiş olduğumuzu ve yaklaşık bir kilometre sıra olduğunu gördük. Güvenlik kontrolünden hızlıca geçip, bilet ofisine gidip rezervasyon çıktımızı bilete çevirdik. Büyük boyutlu çantalar ile müzeye girmek yasak, ücretsiz olarak emanete bırakabilirsiniz. Buradan  diğer müze kurallarını bulabilirsiniz. Sanat tarihi bilgisi sınırlı olan gezginler olarak gittiğimiz müzelerde hangi önemli eserleri gö