ANNECY
Annecy, Cenevre’nin 35
km. güneyinde yer alan Annecy Gölü (Lac d'Annecy)’nün kuzey ucunda bulunan bir
Fransız şehri. Annecy, kanalları sebebiyle, Alpler’in Venedik’i olarak
anılıyor. Cenevre’de merkez otobüs istasyonu olan Gare Routiere’den kalkan
otobüslerle, gidiş dönüş yaklaşık 10 €’ya, 50 dakikalık bir yolculukla Annecy’e
varmak mümkün.
Masal gibi bir şehir,
çok romantik bir şehir, aşık olunası bir şehir, yaşanılası bir şehir. Kısacası
pastel renkli evleriyle, her evde bulunan rengarenk çiçekleriyle, kanallarıyla,
köprüleriyle, gölüyle ben buraya bayıldım. Sahilde paten yapan, bisiklete
binen, koşan, kayan, su sporları yapan insanlarıyla yaşayan bir şehir. Bu
şehirde rastgele çekilen her bir fotoğraf kartpostal güzelliğinde.
Görülecek ilk yer tabi
ki tüm Annecy fotoğraflarında başrolü oynayan Palais de l'Ile (Vieille Ville).
Gemi şeklinde ev olarak tanımlanan bu yapı hapishane, adliye ve idari merkez
olarak kullanılmış. En eski bölümü 12. yüzyıla dayanan bu yapı, orijinal halini
koruyormuş. Giriş ücreti 3,8 €. Biz içine girdik ama çok da ilgi çekici bulmadık,
dışardan görüntüsü daha büyüleyici.
Palais de l'Ile
Sırtınızı Palais de l'Ile dayayınca karşınızda Annecy Gölü (Lac d'Annecy) yer alıyor. Bu göl Fransa’nın üçüncü büyük gölü. 1960 yılından bu yana uygulanan çevreci düzenlemeler sebebiyle Avrupa’nın en temiz gölü olarak biliniyor. Bu yüzden, yüzmek ve diğer su sporları için oldukça tercih edilen bir göl. Gölün etrafı ise 14 km.
Lac d'Annecy
Palais de l'Ile'den Annecy Gölü'ne doğru yürürken dışarıya atılmış küçük masalarıyla pek çok sevimli kafe ve restoran bulunuyor. Fiyatlar oldukça uygun. Birine oturup göl balıklarından denemelisiniz. Ayrıca Annecy sokaklarında Fransa’nın muhteşem fırınları sizi harika kokusuyla çağıracak, bu çağrıya karşılık verip mis gibi ekmeklerini ve tatlılarını tatmalısınız.
Annecy Şatosu (Chateau
d’Annecy)’na varmak için dar Arnavut kaldırımlı bir yokuş çıkmak gerekiyor. Bu
şato 12. ve 16. yüzyıllar arasında inşa edilmiş, pek çok kez yangın sebebiyle
hasar almış, 17.yüzyılda terkedilmiş. Daha sonra restore edilerek 1947 yılına
kadar kışla görevi görmüş. 1993 yılından bu yana kulesi gözlemevi olarak
kullanılıyormuş. Şatoya giriş ücreti 5.50 €, biz Palais de l'Ile’den sonra bir
de buraya girmek istemedik. Şatonun etrafında çok güzel yapılar var.
Kanallar ve köprüler
şehri Annecy’deki en güzel köprülerden biri Thiou Köprüsü. Palais de l'Ile manzaralı
bu köprüden en güzel Annecy fotoğraflarını çekmek mümkün.
Aşıklar Köprüsü (Pont
des Amours) Vassé Kanalı’nın ağzında 20. yüzyılın başında Charles Galletto tarafından
inşa edilmiş. Bu demir köprünün ismi,
üzerinde birbirlerini öpen çiftlerin ömür boyu ayrılmayacağı inancından
geliyormuş.
Yorumlar
Yorum Gönder